19 Nisan 2015 Pazar

Behlül Da'na Hazretleri,Harun Reşidin tahtını boş görüp oturduğunda,Nöbetçiler tarafından tartaklanıp aşağıya indirilmişti. Hadiseden habersiz bulunan Harun Raşid,Kıymetli vezirini ağlar vaziyette bulunca,sebebini sordu. Behlül : -Tahttaki bir dakikalık saltanatım için bir ton dayak yedim,dedi.Siz yıllardan beri oturduğunuz için,başınıza gelecek olanlara ağlıyorum.

Hiç yorum yok:


Behlül bir mezarlığa gitmiş, üç kuru kafa bulmuş pazara getirerek önüne dizmiş, «Satıyorum» diye bağırmış. Tanıyanlarla arasında şöyle bir konuşma olmuş :
- Ne satıyorsun?
- Bu kafaları. Bunun adı taş kafa, bu boş kafa, o da hoş kafa...
-Kaça?
-Taş kafa parasız, boş kafa ucuz, hoş kafa ağırlığınca para...
-Niye?
-Taş kafa nasihat kabul etmezdi. Boş kafa nasihat dinlemek isterdi, ama yapmazdı. Hoş kafa, kâmil kafa: Hem âmeli, hem de ihlası vardı. Hedefi Allah rızâsıydı, o cihetle pahalı.
fazilet takvimi..

Behlül Dâna Hazretlerinden Nasihatler
Bir gün Halife Reşid, Behlül'ü arattırmış. Bir kabristanda boş bir mezar içinde uyur bulmuşlar ve uyandırmışlar, kızmış:
«Beni emirlikten indirdiniz.» diye bağırmış.
Hârûn: «Ne emareti?» diye sormuş:
«Rüyamda kendimi hükümdar olmuş gördüm.» diye cevap vermiş.
«Tahtımda oturmuşum. Bir sürü bendelerim ve vezirler karşımda emrime âmâde idi.Uyandırmakla beni azletmiş oldunuz.»
Hârûn Reşid gülerek : «Rüyada hükümdarlığa itibar yok...» demiş.
Behlül :«Benim emirliğimle seninki arasında ne fark var?Ben gözlerimi açınca hayat bulurum,sen gözlerini hayata yumunca emirlikten ebediyyen düşersin.» cevabını vermiş.

Adalet ve tevazu
Emevi halifelerinin büyüğü Ömer b. Abdülaziz Hazretleri, devlet başkanlığı sırasında kul hakkı ve sosyal adalet hususunda çok titiz davranırdı. Gece çalışmalarında ayrı işlere tahsis ettiği iki kandili vardı. Bunlardan birini kendi özel işleriyle ilgili notları yazarken kullanır, öbürünü ise devlet ve millet işleriyle ilgili yazışmalarda kullanırdı. Halife, birden fazla gömleği olmayan, varlıksız biriydi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
back to top