Resulullah (S.A.V.) ‘’Eğer bana kavuşmak istersen, fakirler gibi yaşaman lazım. Sakın ha! Zenginlerle oturma! Elbiseni yamalamadan çıkarıp atma!’’ buyurmuşlardır.
İran elçisi Medine’ye gelip Halife Hz. Ömer (R.A.) görmek istedi. Büyük tantanalı saraylar arıyordu. Görenler, ‘‘Ne arıyorsun?’’ diye sordular. ‘ ‘Halifeyi arıyorum’’ dedi. Halife orada hurma dallarının arasındadır.’’ Dediler. İran elçisi gitti baktı ki, Hz. Ömer (R.A.) kurumuş hurma dallarının içinde, çalı çırpı üzerinde uyuyor. İran Elçisi, hayretinden kendini alamıyor. ‘’ Uyu, ya Ömer! Uyu! Böyle sıcak hurma dalları üzerinde korkusuzca uyumak, ancak senin hakkındır’’ der.
İran elçisi Medine’ye gelip Halife Hz. Ömer (R.A.) görmek istedi. Büyük tantanalı saraylar arıyordu. Görenler, ‘‘Ne arıyorsun?’’ diye sordular. ‘ ‘Halifeyi arıyorum’’ dedi. Halife orada hurma dallarının arasındadır.’’ Dediler. İran elçisi gitti baktı ki, Hz. Ömer (R.A.) kurumuş hurma dallarının içinde, çalı çırpı üzerinde uyuyor. İran Elçisi, hayretinden kendini alamıyor. ‘’ Uyu, ya Ömer! Uyu! Böyle sıcak hurma dalları üzerinde korkusuzca uyumak, ancak senin hakkındır’’ der.
**** Hz.Muaviye'nin Üzüntüsü
Hz. Muaviye, bir sabah uyandığında Hz. Peygamberin mescidinde sabah namazının kılındığı vakit biraz geçmişti.
Alelacele hazırlanıp mescide koşan Hz.Muaviye, oraya vardığında namazın bitmiş olduğunu, cemaati kaçırdığım görünce öyle bir "âh" çekti ki, bu âh'i duyanlar, onun kalbine bir hançer saplanmış olduğunu zannedip koştular.
O gün üzüntüsünden kimseyle konuşmadı, hiçbir şey yiyip içmedi ve odasına kapanıp ağladı.
Günler sonra yine erken uyanamadığı ve cemaati kaçıracağı bir sabah birisi odasının kapısını hızlı hızlı çalıp ona seslendi:
Alelacele hazırlanıp mescide koşan Hz.Muaviye, oraya vardığında namazın bitmiş olduğunu, cemaati kaçırdığım görünce öyle bir "âh" çekti ki, bu âh'i duyanlar, onun kalbine bir hançer saplanmış olduğunu zannedip koştular.
O gün üzüntüsünden kimseyle konuşmadı, hiçbir şey yiyip içmedi ve odasına kapanıp ağladı.
Günler sonra yine erken uyanamadığı ve cemaati kaçıracağı bir sabah birisi odasının kapısını hızlı hızlı çalıp ona seslendi:
"Hey Muaviye! Kalk, cemaati kaçıracaksın!"
Hz.Muaviye, korkuyla uyandı, kapıyı açtı. Kapıdaki tanımadiği kimseye bu iyiliği için teşekkür ettikten sonra, kim olduğunu sordu. O, "Ben Şeytan'ım!" cevabım verdi.
Hz.Muaviye, "Bildiğim kadarıyla Şeytan, insanları namazdan alıkoymak için uyutur. Senin beni namaza uyandırman ve cemaati kaçıracağımı hatırlatman çok garip!" diyerek şaşkınlığını ifade etti.
Hz.Muaviye, "Bildiğim kadarıyla Şeytan, insanları namazdan alıkoymak için uyutur. Senin beni namaza uyandırman ve cemaati kaçıracağımı hatırlatman çok garip!" diyerek şaşkınlığını ifade etti.
İblis, "Evet, şaşırma! Seni cemaate yetiş diye uyandırdım. Çünkü geçenki gibi yetişmeyip ah çekseydin, o dertli ah edişin yüz namaz yerine geçerdi. Namaz nerede kalırdı, o niyazın tesiri nerede?"
mesneviden..
mesneviden..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder